Beşiktaş’ın karar mekanizması nasıl işliyor?

Sena Delihüseyinoğlu
3 min readJan 3, 2024

--

“Çok iyi planlamak lazım. Sakin kalarak, ayaklar yere sağlam basarak, iyi analizler yaparak bir sürece girmek lazım.” -Ergin Aslan

Beşiktaş’ta o kadar çok köprüler yakıldı yıkıldı yapıldı ki altından çok fazla sular aktı. Uzunca bir süredir çok fazla yanlışlar yapılıyor. Hocalar geldi gitti, beklemeler oldu. En son kadro mühendisliği artık son nokta oldu.

Ahmet Nur Çebi, çıktığı her yerde “Ben, Beşiktaş’a zarar vermedim.” dedi. Şu an bu yazıyı yazarken sorsak eminim ki aynı demeci verecektir. Böyle bir kadro kurulurken kulübün ekonomisi dışında nasıl düşünülebilir? Takımı böyle kurmanın bedeli olmayacağını düşünmek nasıl bir hataya düşmek akıl alır gibi değil. Seçim elbette ki tek başına bir çözüm değil ancak bir ilk adımdır. Seçime gitmemek için dahi çok fazla diretildi.

Kadro demiştik, şimdi ekonomik açıdan biraz değinelim. Bu kadronun teknik direktör dahil maliyeti maalesef ki büyük. Fesihler, gidenler, gelenler olacak hatta lisansı askıya alınanlar. Şu durumda zaten kadro dışı bırakılan isimler ve hukuki aşamaya taşınan oyuncu süreçleri mevcut. Geçmişten Victor Ruiz’in fesih kararı açıklandı yılın sonuna gelirken. Beşiktaş, futbolcuya 2 milyon euro ve covid dönemi yapılan 270 bin euro kesintinin yıllık %5 faizli tazminat ödeyecek. Kadro dışılar ise Aboubakar, Rosier, Bailly (birkaç gün önce feshedildi), Ghezzal ve Onana gibi takımın önemli isimlerinden oluşuyor. Bu arada Onana’nın da herhangi birimiz kadar dakika aldığını söylesek yanlış olmaz. Bu oyuncuların yıllık maliyetinin yükü oldukça yüksek. Bu kadro dışı grubuna ek olarak son dönemdeki birçok maça çıkamayan, farklı farklı haftalarda sakatlık yaşayan oyuncularda oldu Beşiktaş’ta. Sadece son Lugano maçındaki eksiklere bir bakalım: sakatlar; Mert Günok, Colley, Gedson, Rebic, Masuaku, Rashica, Arda Kılıç, kadro dışı; Aboubakar, Ghezzal, Rosier, Onana, Bailly, ek olarak Necip. Bu isimlerde, sakatlıkla ilgili şüpheli yaklaşılan oyuncular vardı ve çokça da konuşulmuştu. En başta Bailly, arkasından Ox… Ox için de beklentiler vardı, olmaması garip olurdu zaten ancak onun için de bariz sakatlık düşünceleri vardı. Chamberlain’in etrafında yönlendirebileceği bir kadro olsaydı onu da izleyebilirdik. Son olarakta onun sakatlığı damga vurdu.

Bir büyük sorun da Afrikalı milli oyuncu grubu… Milli takıma oyuncu göndermek kalite anlamında olumlu düşünülse de aynı anda fazla sayıda oyuncu göndermek takımı negatif etkiler. Birlikte oynama ve antrenman programı etkileniyor doğal olarak.

“Yaz transfer döneminde milyon eurolar harcayarak Beşiktaş’a ne kadar çöp varsa doldurdular. Ne kadar sakatlık sorunu yaşayan oyuncu varsa doldurdular. Ne kadar vasat Afrikalı oyuncu varsa doldurdular.” -Ertan Süzgün

Siyah-beyazlılar öyle dönemden geçiyor ki her gün kayıp her gün eksiye gidiyor adeta. Evet, seçim yapıldı ve yeni yönetim geldi, bir şeyler yapılıyor ama bu uzun bir süreç. Her yaranın yara bandı farklı…

Bu satırları yazarken bir hoca ile anlaşma sürecinde kulüp, farklı isimler konuşuluyor, belki siz okumadan açıklanmış olabilir. Yeni teknik direktörün Giovanni van Bronckhorst olması gündemde. Biraz daha önceki dönemden ve kadrodan ele aldığımız için oraya dönelim biz.

Burada aslolan, kadronun birbirinden uyumsuz ve alakasız olması. Hani kadro kadro diyoruz, birbiriyle bağlantısı olmayan bir oyuncu grubuna ne oynatırsanız oynatın, bir de sorunlar olunca toplama şansınız kalmıyor. Oyunculardan çıkmaya çalışsanız zararına çıkacaksınız zaten.

Birçok kişinin de hem fikir olduğu, benim şahsi olarak asla anlamlandıramadığım Aboubakar’ın bu son gelişi… Bu adam aslında hiç gelmedi Beşiktaş’a, hiçbir zaman hem de. Bir oyuncu aynı insanları aynı takımı kaç kere kandırabilir? Bir büyük camiayı kaç kere satabilirsin? Sen, Aboubakar’la ilk döneminde her şey tamammış gibi ikinci bir kez aynı şeyi yapıp farklı bir sonuç bekleyemezsin!

“Beni bir kere kandırırsan bu senin ayıbın. İki kere kandırırsan benim ayıbım, göz yumduğum için.”

Hasan Arat, “Herkes rahat olsun, dersimi çok iyi çalıştım.” diyor. Bir şeyler tabi değişecektir, ancak ben bir güven duyamadım açıkçası. Yapılan açıklamalar, kadro dışı süreçlerinin yönetim ve iletişimi, Rıza hocanın ayrılık konusu… Bu göstergelerle beraber hiçbir şey kolay olmayacak. Bu sezon herkesi tüketti ve geçen sezondan başladı.

--

--